Gizemli Gölün Sırrı
Bu korku hikayesi, Ali’nin karanlık ve gizemli bir gölde yaşadığı ürpertici deneyimi anlatıyor. Hikaye, korkularımızla yüzleşmenin önemini vurgularken, merakın bazen tehlikeli sonuçlar doğurabileceğini gösteriyor.

Bir zamanlar, ormanın derinliklerinde karanlık ve sessiz bir göl vardı. Bu göle kimse yaklaşmaz, göl hakkında anlatılan hikayeler herkesin içine korku salardı. Gölün etrafındaki ağaçlar kuru ve çıplaktı, hiçbir kuş ötmez, hiçbir hayvan gölün suyunu içmeye cesaret edemezdi. Köyde yaşayan Ali, bu gölün sırrını çözmeye kararlıydı. Merakının önüne geçemiyordu ve köyde anlatılan korkunç hikayelere rağmen gölü keşfetmek istiyordu.
Bir gece, Ali cesaretini toplayarak el feneri ve birkaç eski haritayla yola koyuldu. Ormanın içine doğru ilerledikçe sessizlik ağırlaşmaya başladı. Ali’nin her adımı yaprakların üstünde yankılanıyor, rüzgar ise ona sanki göle gitmemesi gerektiğini fısıldıyordu. Ancak Ali, korkularını yenerek yoluna devam etti.
Gölün kenarına ulaştığında, ay ışığı gölün siyah sularında parlıyordu. Gölün yüzeyinde hafif bir sis tabakası vardı ve sanki suyun derinliklerinden ona bakan gözler vardı. Ali bir süre gölü izledi ve suya yaklaşarak yüzeye dokundu. O anda, suyun içinden yankılanan bir fısıltı duydu: “Kimsenin dönmediği yola hoş geldin…”
Ali’nin kalbi hızla atmaya başladı ama geri çekilmedi. Fısıltıyı daha net duyabilmek için suya eğildiğinde, gölde kendi yansımasını gördü. Fakat yansıma bir anda değişti. Ali’nin yüzü yerine, yüzü olmayan bir figür ona bakıyordu! Yansıma bir anda gözlerini ona dikti ve elini gölden dışarı uzatarak Ali’yi çağırdı.
Ali, korkuyla geri çekildi, ama ayakları yerden kesildi ve bir anda gölün içine doğru çekilmeye başladı. Ne kadar çırpınsa da karanlık sular onu içine çekiyordu. Gölün derinliklerinde, eski zamanlardan kalma fısıltılar yankılanıyor, sanki kaybolmuş ruhların çığlıkları etrafını sarıyordu.
Tam umudunu kaybettiği anda, eski bir efsanede duyduğu sözler aklına geldi: “Karanlığın sırrını çözen, kendi ışığını bulur.” Ali, derin bir nefes alarak korkusuyla yüzleşti. Gölün içindeki karanlık yavaşça aydınlanmaya başladı ve Ali kendini bir anda gölün kenarında buldu.
Ali, o gece gölün sırrını çözmüştü, ama gördüklerini kimseye anlatmadı. Sadece gölden uzak durulması gerektiğini biliyordu. Köy halkı, Ali’nin o gece yaşadıklarını asla öğrenemedi, ama o günden sonra gölde kimse tek başına dolaşmaya cesaret edemedi.