Gölgelerin Ardındaki Sır

Bu korku hikayesi, terkedilmiş bir evin karanlık sırrını ve cesur bir gencin bu sırla yüzleşmesini anlatıyor. Gerilim ve gizem dolu bu hikaye, korkunun derinliklerini keşfetmeye cesaret edenlerin dikkatli olmalarını hatırlatıyor.

Bir varmış, bir yokmuş, köyün dışında terkedilmiş bir ev varmış. Bu ev, köydeki herkesin uzak durduğu, tuhaf hikayelerle dolu bir yerdi. Evin pencereleri kırık, duvarları yosunla kaplanmış, kapısı ise her zaman aralık dururmuş. Köylüler, geceleri bu evden gelen garip sesler duyduklarını söylerlerdi. Efsaneye göre, evde kaybolan bir ruh dolaşır ve oraya girenlerin peşine düşermiş.

Bir gün, cesur bir genç olan Mert, bu hikayelerin doğruluğunu öğrenmeye karar vermiş. Arkadaşlarına, “O evde ne olduğunu göreceğim. Sadece bir hikaye, korkmaya gerek yok,” demiş ve gece karanlığında o eve gitmeye karar vermiş. Arkadaşları ona engel olmaya çalışmış, ama Mert kararlıymış.

Gece vakti, ay ışığı evin üzerine vururken Mert kapıdan içeri girmiş. Evin içi karanlık ve soğukmuş. Merdivenler gıcırdıyor, rüzgar kırık pencerelerden içeri süzülüyormuş. Mert elinde bir fenerle etrafı aydınlatmaya başlamış. İlk başta her şey normal görünüyormuş; terk edilmiş, eski bir evden başka bir şey değil. Ama bir süre sonra, garip sesler duymaya başlamış. Sanki evin içinde birileri fısıldaşıyormuş.

Mert, merakla üst kata çıkmış. Merdivenlerin her basamağı altında çatırdıyormuş. Üst kata çıktığında, uzun bir koridorla karşılaşmış. Koridorun sonunda kapısı hafif aralık bir oda varmış. Mert’in içi ürpermiş, ama cesaretini toplayıp odaya doğru ilerlemiş. Kapının önüne geldiğinde, aniden feneri sönmüş. Karanlık her yeri kaplamış.

Bir anda, odaya girdiğinde pencereden gelen ay ışığıyla duvarda beliren bir gölge fark etmiş. Gölge, bir insanın gölgesi gibiydi, ama ortada kimse yokmuş. Mert, olduğu yerde donup kalmış. Gölge, yavaşça hareket etmeye başlamış, sanki Mert’in yanına geliyormuş. Mert, kalbinin hızla attığını hissetmiş, ama ne yapacağını bilememiş. O anda bir fısıltı duymuş: “Beni bul…”

Mert, fısıltının geldiği yere doğru döndüğünde, odanın köşesinde eski bir dolap görmüş. Fısıltılar dolaptan geliyormuş. Kapısını açmak istememiş, ama merakı ona engel olamamış. Dolabı yavaşça açtığında, içinden soğuk bir rüzgar çıkmış ve yüzüne vurmuş. İçeride, köyde yıllardır kayıp olan bir adamın eşyaları duruyormuş. O adamın, bu evde kaybolduğu söylenirmiş. Mert, eşyaları karıştırırken bir günlük bulmuş. Günlük, adamın burada sıkışıp kaldığını ve ruhunun bu evde kapana kısıldığını anlatıyormuş.

Hikaye oku:  Gölgedeki Fısıltılar

Tam o sırada gölge, Mert’in arkasında belirmiş. Korku içinde, Mert elindeki günlüğü bırakarak evden hızla dışarı kaçmış. Gölge, onun peşinden gelmemiş, ama Mert o gece eve döndüğünde bir daha o eve yaklaşmamaya karar vermiş. Çünkü artık biliyordu ki, o evde bir sır vardı, ama o sır, sadece orada yaşayan ruh tarafından korunuyordu.

O günden sonra, Mert köydeki herkese bu hikayeyi anlatmış ve o ev bir daha kimse tarafından ziyaret edilmemiş.

Hikaye Dede

Hikaye Dede, her yaştan dinleyiciye büyülü hikayeler anlatan bilge bir anlatıcı. Kısa ve uzun hikayeler, masallar ve edebi anılarla dolu bir dünyanın kapılarını açıyor. Hikayelerin gücüne inananlar için yeni maceralar ve unutulmaz anılar burada! Hikaye Dede ile büyülü bir yolculuğa katılmak için takipte kalın.

İlgili Hikayeler

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu