Gölgedeki Fısıltılar
Bu hikaye, terk edilmiş bir malikanede geçen ürpertici bir macerayı anlatıyor. Cesur bir genç olan Mert, evin içinde duyduğu esrarengiz fısıltılarla yüzleşirken, bir anda karanlık bir sırrın ortasında bulur kendini. Korku ve gerilim dolu bu hikaye, okuyucuları gerilimli bir yolculuğa çıkarıyor.
Bir zamanlar, küçük ve sessiz bir köyde, kimsenin yaklaşmaya cesaret edemediği eski bir malikâne vardı. Köyde yaşayan herkes, bu evin lanetli olduğuna inanırdı. Malikâne yıllardır terk edilmişti, ama geceleri evden gelen garip sesler köy halkını ürpertirdi. Köylüler, evin karanlık sırlar sakladığını söylerdi.
Bir gün, meraklı ve cesur bir genç olan Mert, bu söylentilerin doğruluğunu öğrenmeye karar verdi. Arkadaşlarının uyarılarına rağmen, bir gece yalnız başına malikâneye gitmeye karar verdi. Eline bir fener alıp, sessizce yola koyuldu. Evin önüne geldiğinde, kapının önünde duran karanlık ve büyük gölgenin içinde bir ürperti hissetti. Kapı yavaşça açıldığında, içerden gelen soğuk bir rüzgarla tüyleri diken diken oldu.
Mert adım attığında, evin içi derin bir sessizliğe gömülüydü. Duvarlarda asılı eski portreler, sanki onu izliyormuş gibi hissediyordu. Gıcırdayan ahşap zeminlerin üzerinde yürürken, aniden bir fısıltı duydu. Bu fısıltı, evin derinliklerinden geliyordu. “Yardım et…” Mert dondu kaldı. Gözleri kapının ardında karanlığa doğru kaydı. Fısıltı gittikçe yaklaşıyordu.
Merdivenlerden yukarı çıktığında, sesler daha da netleşti. Üst kattaki bir odadan gelen fısıltılar, sanki ona bir şey anlatmaya çalışıyordu. Cesaretini toplayarak kapıyı açtı. Oda bomboştu, ama odanın ortasında eski bir sandık duruyordu. Sandığa yaklaştığında, fısıltıların sandıktan geldiğini fark etti. Mert, elleri titreyerek sandığı açtı.
Sandığın içi boştu, ama bir an için karanlık bir figür Mert’in arkasında belirdi. Mert dönüp bakmadan, fenerini kapıp evden hızla kaçtı. Ertesi sabah köylüler, Mert’in korkudan bembeyaz kesildiğini ve malikâneye bir daha asla gitmeyeceğine dair yemin ettiğini öğrendiler. Fakat o günden sonra, köydeki kimse malikâneden gelen fısıltıları duymadı.